Bilecik’in Söğüt ilçesinde 743’üncü Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenlikleri düzenlendi. Programa Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Vali Şefik Aygöl, Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Mustafa Destici, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Ayyüce Türkeş Taş, MHP Genel Sekreteri İsmet Büyükataman ile protokol üyeleri katıldı. Anma programını Türk İnternet Medya Birliği Genel Başkan Yardımcısı Cengiz Aksan ile Birlik Haber Ajansı Genel Müdürü Muhammet Kaçar da takip etti.

Söğüt ilçesinde karşılanan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, beraberindeki heyetle birlikte Ertuğrul Gazi Türbesi’ne geçti. Türbe önündeki Alp kıyafetli askerleri selamlayan Yılmaz, ardından saygı nöbeti tutan askerlerin nöbet değişimini izleyerek, türbede dua etti.

Yılmaz programda yaptığı konuşmada, Söğüt’te diktiği çınarla 600 yıl boyunca 3 kıta, 7 iklimi kucaklayan, yönetim anlayışıyla çağları aşan Ertuğrul Gazi’yi minnetle andığını söyledi.

Bu topraklarda kök salan, “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” felsefesini şiar edinmiş Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını getirdiğini belirten Yılmaz, asırlardır kutlanan bu kadim şenliğin birlik ve beraberlik içinde daima kutlanmasını diledi.

Yılmaz, Ertuğrul Gazi’nin otağını kurduğu Söğüt’ün Osmanlı’nın adalet, hoşgörü ve cesaretle büyüyeceği bir medeniyetin başlangıç noktası olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:

“Tarihin derin izlerini taşıyan bu köklü topraklar Kayı boyunun destansı mücadelesini ve Osmanlı’nın yükselişini simgeler. Kayı boyu en büyük boy değildi sayıca. En fazla askere, en fazla çadıra sahip olan boy değildi ama diğer beylikler değil de niçin Kayı boyu Osmanlı’yı kurdu? Niçin Kayı boyu bu kadar büyüdü? Bunun üzerinde çok ciddi çalışmaların, analizlerin yapılması gerektiğine yürekten inanıyorum. ‘Kızıl Elma’nız varsa başarılı oluyorsunuz. Tercihlerinizi, stratejinizi doğru belirlerseniz büyüyorsunuz, bir cihan devleti haline geliyorsunuz. Maneviyatınız güçlüyse, gaza ruhuyla hareket ediyorsanız başarıyorsunuz. Ertuğrul Bey’in Ertuğrul Gazi olması Osmanlı’nın kurucusu Osman Bey’in Osman Gazi olması, Orhan Bey’in Orhan Gazi olması tesadüf değildir. Osmanlı bir gaza devleti olarak kurulmuştur. Stratejik tercihlerini çok doğru belirlemiştir. Bu güçlü kökler üzerinde, güçlü bir maneviyatla yükselmiş bir devlete dönüşmüştür.”

Birlik, beraberlik ve geçmişe sahip çıkarak güçlü ve büyük Türkiye idealine yürümeye devam edeceklerini belirten Yılmaz, şunları kaydetti:

“Şölenlerimiz, şenliklerimiz, geçmişten günümüze taşınan kültürel mirasımızdır. Bilhassa ‘Yörük Bayramı’ gibi etkinlikler milli kültürün muhafazasının yanında yeni nesillerin kültürel ve milli kimliklerinin oluşmasında da büyük rol oynamaktadır. Burada bir araya gelerek sadece geçmişi anmış olmuyoruz. Aynı zamanda bu topraklarda yeşeren her bir değere yeniden can veriyoruz. Halkın bir araya gelerek hazırladığı dev kazanlarda pişirilen pilav herkese ikram edilecek şekilde sunulur ve Türk misafirperverliğinin en güzel örneklerinden birini teşkil eder. Şenlik boyunca sahnelenen halk oyunları bölgenin tarihi ve kültürel zenginliklerini gözler önüne seren bir görsel şölen sunar. Alanda kurulan Yörük çadırları bizi köklerimize, ata yurtlarımıza götürür. Böyle etkinlikleri en güçlü şekilde yaşatarak gençlerimizde kökleşen tarih şuurunu daha da zenginleştirdiğimize inanıyorum.”

SOSYAL MEDYADA PAYLAŞTI

Yılmaz ziyaretine ilişkin sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadelere yer verdi:

Bugün, kuruluşun ve kurtuluşun mihenk taşı Bilecik’teyiz. Bilecik’teki ilk ziyaretimizi Söğüt’e gerçekleştirdik. Anadolu’nun bu kadim kentinde doğarak ve filizlenerek bir cihan devletine dönüşen Osmanlı İmparatorluğu’nun temellerini atan ve banisi olan Ertuğrul Gazi’nin türbesini ziyaret ederek, ecdadımızı dualarla yad ettik.

Söğüt’teki ikinci durağımız ise bu yıl 743.’sü gerçekleşen Ertuğrul Gazi’yi Anma ve Yörük Şenlikleri oldu. Dünyanın dört bir yanından gelen kardeşlerimizle coşkuyla kutlanan bu kutlu ve köklü etkinliĝe katılmaktan büyük memnuniyet duydum. Burada Ertuğrul Gazi nezdinde tüm büyüklerimizi saygıyla anarken, güçlü yarınlara onlardan aldığımız ilhamla ulaşacağımızı da bir kez daha idrak ettik.

Bu bağlamda bizler Şeyh Edebali’nin ‘Geçmişini iyi bil ki, geleceğe sağlam basasın. Nereden geldiğini unutma ki nereye gideceğini unutmayasın.” öğüdünü aklımızdan çıkarmadan dün olduğu gibi bugün ve yarın da bir ve beraber olmaya, geleceğimizi inşa etmeye devam edeceğiz. Rabb’im birliğimizi ve beraberliğimizi daim kılsın”