
KARS-BHA
“Arı sütü ana arılar için arının üretmiş olduğu bir besindir.” diyen Ziraat Odası eski Başkanı Arıcı Ertaş, Allah-u Teala'nın doğadan gelen hediyesi olduğunu ifade etti.
30 yıldır arıcılık mesleğini sürdüren Adem Ertaş arı sütüyle ilgili şunları söyledi.
“Kovanlarda ana arı yaşlandığı zaman veya suni tohumlamayla ana arı üretmeye kalktığınız zaman güçlü kolonilerden analar alınarak koloni anasız bırakılıyor. 3 gün içinde larva dediğimiz yani iki günlük üç günlük yeni çatlamış olan arı yumurtasından alınarak ufak ana arı gözlerine transfer edilir. Onların içinde arı sütü minik bir damla kadar bırakılır. Anasız bırakılmış olan koloninin içine o yüksük çıtaları bırakılır. Orada anasız kalan arı kendine ana arı yapma gayretine düşer. Artık o psikolojiyle iki gün, üç günde anasız kaldığı için bir an evvel kendisine bir ana arı hazırlayıp ana üretmeye kalkıyor. Kalkarken de işte o süreç içinde o yüksüklerin içine arı sütü dolduruyorlar. Arı sütü de arının kafa bezlerinden bembeyaz bir sıvı salgılar. Onu doldurdukça katılaştırırlar. Nemini suyunu uçururlar. Bu yüksükler 1, 1.5 gram ağırlığına geldiğinde içinde yeteri kadar arı sütü biriktiğinde altıncı gün ve yedinci gün itibariyle arı yüksüklerin ucunu kapatır. O esnada biz hemen hareket edip üzerindeki o perdeyi kaldırıp yüksükleri çıkarıyoruz. Daha sonrasında motor pompa grubu dediğimiz bir aletle o sütü vakum makinesi ile çekiyoruz. İçindeki sütü çekip alıp filtreleyip ufak şişelere veya kilolu şişelerin içine dolum yapmak suretiyle doldurtuyoruz. Daha sonra toplattığımız arıcı arkadaşlar vasıtasıyla güneş görmeden, sıcak görmeden hemen soğuk bir ortama alıyoruz. Buzdolabında soğukta muhafaza ediliyor. Bunu da direkt biz tüketiciyle buluşturuyoruz.”
Arı sütünü kimler tercih eder?
Ertaş daha sonra şunları söyledi:
“Arı sütünü başta kanser hastaları olmak üzere, çocuk tedavicisi gören eşlerde kullanabiliyor. Vücuttaki ölmüş hücreleri canlandırma özelliğine sahip olduğu için insan eli değmeden arıların vasıtasıyla Allah-u Taala'nın verdiği ilaç.
Hiçbir şekilde içinde kimyasal bir katkı maddesi bulunmayan bir ilaç. Doğadan gelen Allah-u Taala'nın hediyesi. Bunu genelde ürologlar hastalarına tüketmeleri konusunda tavsiye eder ve onkologlar tavsiye eder. Ürologlar çocuk sorunu yaşayan ailelere tavsiye ederler. Eşlere tavsiye ederler. Ya anne olur, ya baba olur. Babada sperm eksikliği varsa, annede yumurta büyütme sorunu varsa bunu ürologlar tavsiye ederler. Verdikleri bu kimyasal ilaçların yanında Arı sütüyle de tamamlayıcı tedavi yaptırırlar. Bu süreç sonunda kimyasal ilaçla iki yıl tedavi görecekse yanındaki arı sütünün de takviyesiyle bir yılda bu insanlar genelde yüzde doksan hedeflerine ulaşırlar. Arı sütü bu konuda genelde bu özellikleriyle dünyada bilinir ve profesörlerin, üniversitelerde bunu bilimsel olarak, akademik olarak yayınları vardır. Dünyada genelde konferanslarda bunlarla alakalı alakalı sunumları olur.”
