Giresunlular vahşi madenciliğe Garigen Tepesinde “dur” dedi
İbrahim Balcıoğlu/Giresun – BHA
150 den fazla araçla 500 kişi çeşitli il ve ilçelerden gelerek mitinge destek verdi. Halktan alınan destekle hayır meşalesi yakılmış oldu.
CHP Giresun İl Başkanı Gökhan Şenyürek, Saadet Partisi Giresun İl Başkanı Abdulkadir Bektaş, Saadet Partisi Merkez İlçe Başkanı Saim Öksüz, İYİ Parti Tirebolu İlçe Başkanı Erdinç Bektaş, Saadet Partisi Tirebolu İlçe Başkanı Ayhan İnal bu mitinge katılarak destek verdiler. Espiye, Görele, Bulancak, Tirebolu belediyeleri ile çeşitli kişi ve kurumların desteklediği yağışa rağmen mitinge katılımın yüksek olması katılanları önümüzdeki günler için cesaretlendirdi.
Aziz şehitlerimizin anısına saygı duruşundan ve İstiklal Marşından sonra Muzaffer Vıcıl hoca, bu bölgede Harşıt Savunması esnasında can veren aziz şehitlerimizin aziz hatıralarını yad ederek herkesi ruhları için Fatiha okumaya davet etti.
Harşit Vadisi Platformu Başkanı Çınar Çetinkaya’nın açılış konuşmasından sonra Ömer Cebeci, aktivistler Soner Aydın, Aynur Arslan ve Coşkun Özbucak vahşi madenciliğe karşı ortaya konulacak hedefler konusunda katılımcıları bilgilendirici konuşmalarını yaptılar.
Harşit Vadisi Platformu Başkanı Çınar Çetinkaya yaptığı konuşmada; “İnsan bitki hayvan sağlığını ön planda tutarak, doğayı tahrip etmeden, su kaynaklarını kirletmeden, dünya kriterlerine kanun, yönetmenlik ve kurallarına uygun yapılacak madencilik faaliyetlerine karşı değiliz. Bunun dışında yapılacak kanun kural tanımayan vahşi madenciliğe karşıyız. Herkes Amerika’da, AB ülkelerinde ve Kanada’da nasıl bu kurallara uyuyorsa burada da uyacak. Ancak görülen o ki anlaşma ve sözleşmeler bu kanun ve kurallara göre hazırlanıyor ama uygulamada hep göz ardı ediliyor. Bu topraklar bizim doğup büyüdüğümüz yerler, gidecek başka bir yerimiz yok. Doğamızın, su kaynaklarımızın ve topraklarımızın vahşi şekilde işlenmesine karşıyız” dedi.
Daha sonra kürsüye gelen İl Genel Meclis Üyesi Ömer Cebeci “Bugün burada, Tirebolu Şenyuva Köyü Garigen Tepesi’nde, sadece topraklarımızı değil, yaşam kaynağımız olan doğayı, çevremizi ve gelecek nesillerimizi korumak için toplandık. Ülkemizde son yıllarda hızla artan maden ruhsatı sayısı, doğamıza ve yaşam alanlarımıza yönelik ciddi tehditler oluşturmaktadır. 2002 yılına kadar 1200 olan maden ruhsatı sayısı, 2002-2024 yılları arasında 386 bine ulaşmıştır. Bu durum, tarım alanlarımızın, ormanlarımızın ve su kaynaklarımızın hızla maden şirketleri tarafından işgal edildiğini göstermektedir.
Bizler, anayasanın bize verdiği haklarla ve hukuk çerçevesinde, doğamızı ve yaşam alanlarımızı savunacağız. Bu toprakları korumak, sadece bizim değil, gelecek nesillerimizin de hakkıdır. Bugün burada olmamızın nedeni, atalarımızın ayak izinin olduğu bu topraklara sahip çıkmak ve doğamızı korumak adına tek yürek, tek vücut olmaktır” dedi.
Aktivist Aynur Arslan ise Doğa Savunuculuğu konusunda Alakır Vadisi örneğinden bahsederek katılımcıları bilgilendirdi. Dayanışma ile yürüttükleri barışçıl mücadeleleri sonucunda 1 m2 koruma alanı bile olmayan Alakır Vadisi’nde 9.2 milyon m2 büyüklüğünde bir alanın koruma altına aldırıldığını söyledi. “Vadide yapılacak 2 HES’i iptal ettirdiler. Burada gerçekleştirdiğimiz mücadelenin kapsayıcı olmasının ve başarısının nedenini bir parti ya da bir ideoloji üzerine değil aksine herkesi kucaklayıcı, kavga dövüş etmeden birbirlerine bir şey yapmadan sabırla kardeşlik içinde olduğunun altını çiziyoruz. Her kesimden insan evet bu doğru değil, bu doğru bir çözüm değil diyerek ortak hareket ediyoruz. Bizim mücadele hikâyemizde herkesi kapsayıcı bir dille hareket ederek, haklı davamızı tüm Türkiye’ye duyurabilmeyi ve her kesimden insanımızın desteğini almayı talep ediyoruz” dedi.
Konuşmalar öncesi ve sonrası, 2 kemençe üstadı katılımcıları horon ile coşturdu. 4 minibüs jandarma bölgede güvenliği sağladı.
Platform Başkanı Çınar Çetinkaya, katkısı olan herkese ve her kuruma teşekkür ederek, Vahşi Madenciliğe karşı mücadelelerini Kürtün’de bulanan Bey Tarlası Yaylasında da bir miting düzenleyerek sürdüreceklerini söyledi. Miting sonrası katılımcılar kemence eşliğinde coşkulu bir şekilde Garigen Tepesinden ayrıldılar.